Pelvik taban, kas-iskelet sisteminin yer aldığı, hareket- kontrol mekanizmasının işlediği alanlardan biri olduğundan buraya ait problemlerde fizyoterapistin ihtiyaç duyacağınız uzmanlardan biri olması olasıdır.
Fizyoterapistlerin belki sadece bel-boyun ağrısı, fıtık, … gibi durumlar ile çalışıyor olduğunu düşünebilirsiniz. Pelvik taban, kas-iskelet sisteminin yer aldığı, hareket- kontrol mekanizmasının işlediği alanlardan biri olduğundan buraya ait problemlerde fizyoterapist ihtiyaç duyacağınız uzmanlardan biri olması olasıdır.
Pelvik taban, vücudumuzun oturduğumuz yerle temas eden bölge vücudun iç kısmında kalan parçasıdır. Dışardan bakıldığında cinseyet organları görünür? aslında iki ağaç arasına asılmış bir hamağa benzetilebilir. önde karnınızın alt ucundaki pubis kemiği , arkada sacrum ve kuyruk sokumu kemiği bulunmaktadır.
.
Daha ayrıntılı bakarsak; bu hamağı birçok kas oluşturur. Bu kasların, içinden geçen vajina, anüs ve mesane açıklıkları bulunmaktadır. Bu kasların üzerinde ise bu açıklıkların organları olan rahim, kalın barsak, idrar torbası oturmaktadır. Tabi, bu yapıların yanında birçok damar, sinir, bağ dokusu yer almaktadır.
Pelvik tabanın tümüyle iyi bir şekilde görevlerini yerine getirebilmesi için birçok yapının dengeli ve birbiri ile uyumlu çalışması gerekmektedir. Örneğin, solunum kasımız diafragmayı kullanmayı bilmiyorsak bu durum direk olarak pelvik bölgemizin çalışmasını etkileyebilmektedir. Bir çalışmada (Smith, 2006) ise kilonuzun yüksek olması ya da hareketsiz olmanız lumbopelvik(bel ile pelvik taban )bölge ağrısında çok da etkin olmadığı; idrar kaçırma, solunum güçlüğü ve alerjilerin ise (bel ile pelvik taban) ağrısı ile ilişkili olduğu görülmüş.
Pelvik Tabanda, doğum , hamilelik, östrejen kaybı, yaşlanma, sedanter yaşantı, günlük yaşamı doğru bilinen yanlışlarla sürdürme ve tabi ki duygusal durumu etkileyen durumlar ile birlikle, problemler görülebilmektedir.
Pelvik taban kaslarında temel problemleri; gergin olması ya da çok gevşek olması , kasılmayı ve/veya gevşemeyi bilmemesi olarak sıralayabiliriz. Bu problemlerin yarattığı semptomlar ise şöyle sıralanabilir:
Sık sık idrara çıkma
Ağrılı idrar yapma
Alt bel bölgesi ağrısı
Pelvik taban bölgesinde devam eden ağrı
Kabızlık
Menopoz semptomları
Ağrılı cinsel ilişki
Hamilelik ve doğum ertesi wellnes
Ağrılı adet döngüleri
İdrara çıkınca mesanenin tam boşaldığını hissetmemek
Vajina ya da pelviste doluluk ya da basınç hissi
Yukarıda sıralanmış problemler sizde varsa önce uzman bir doktora sonra bir kadın sağlığı fizyoterapistine görünmeniz faydalı olacaktır. Bu gibi problemler yaşayan bireylerde pelvik taban muayenesi ile birlikte solunum, omurga, sinirler, eklem hareketleri, fonksiyona yönelik hareket kapasitesi, bazı kaslar özellikle değerlendirilmelidir.
Kadın Sağlığında pelvik taban rehabilitasyonunun rolünü sıralarsak: ağrı, idrar fonksiyonları, bağırsak fonksiyonları, cinsel fonksiyonlar, doğurganlık üzerine etki diyebiliriz. Değerlendirme ile gerekli olan hasta eğitimi, fizyoterapistin manuel uygulamaları, uygun egzersiz öğretilmesi şeklinde kişinin problemine odaklı çalışmalar yapılması ağrı ve diğer pelvik taban fonksiyonlarını olumlu yönde etkilemektedir. Öyle ki, pelvik taban fizyoterapisi, ciddi ilaç kullanımlarına rağmen geçmeyen ağrılar, belki çok küçük bir dokunuş ile ilerleyen dönemlerde cerrahi gerektirecek durumlar için destekleyici , hatta kurtarıcı olabilmektedir.